Musa Özuğurlu: Manisa’dan Mısır’a Esmahan Efsanesi

14.07.2021

Musa Özuğurlu, gazeteduvar.com’da “Manisa’dan Mısır’a Esmahan Efsanesi” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazıyı aşağıya alıntılıyoruz. 

Esmahan’ın yaşam hikayesi Anadolu’da başlıyor. Suriyeli Dürzi babası Fahd El Atraş Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Manisa/Demirci kaymakamı olarak görev yapmış.

Bugün Ortadoğu’da çok ünlü bir ailenin Türkiye’de de tanınan çok ünlü bir ferdinin ölüm yıldönümü.

Mısır’ın dördüncü piramidi Ümmü Gülsüm bilinir, Lübnan’ın annesi Feyruz da bilinir ama Esmahan’ı az kişi bilir. Tam 77 yıl önce hâlâ komplo teorilerine konu olan bir trafik kazasında öldü. Öldüğünde 31 yaşındaydı. Yaşasaydı muhtemelen Ümmü Gülsüm ya da Feyruz ile aynı seviyede yer alacaktı. Kısa yaşamında az sayıda eser yorumlamış olmasına rağmen bu ikili ile birlikte anılır.

Bizde basite indirgenerek bazıları tarafından gitar-bağlama sentezi olarak görülen doğu-batı sentezi, Mısır ve Lübnan’da çok başarılı şekilde ortaya konmuş. Ümmü Gülsüm ağır klasik Arap müziğinden ayrılmamış, ancak Feyruz ve Esmahan’da Batı müzik altyapısı ile Arap gırtlağının muhteşem uyumunu görebiliriz. Bazı yorumlar öylesine başarılıdır ki, “Arapça sözlü Klasik Batı müziği” tanımını hak eder.

Esmahan’ın yaşam hikayesi Anadolu’da başlıyor. Suriyeli Dürzi babası Fahd El Atraş Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Manisa/Demirci kaymakamı olarak görev yapmış. Atraş soyadı Suriye ve Ortadoğu tarihinde önemli yer tutar. Aynı sülaleden Sultan Paşa El Atraş, Fransız işgali sırasında Fransızların “siz Dürzi’siniz, bizimle işbirliği yapın, size özerklik verelim” teklifini reddedip Fransızlara karşı bağımsızlık savaşı yürütmüş.

Baba Fahd’la 25 Kasım 1912’de İzmir limanından Beyrut’a açılıyorlar ve annesi Alia gemide Esmahan’ı doğuruyor. Esmahan’a “umut” anlamına gelen “Emel” adı konuluyor. Fransız işgali sırasında aile Cebel Druze (Durzi Dağları) bölgesine göçüyor. (1)

1922’deki Adem Hancar* olayından sonra Cebel Druze Fransızlar tarafından bombalanınca, Esmamah’ın annesi Alia Şam’a kaçıyor, kocasının itirazlarına rağmen oradan Lübnan’a geçiyor. Ancak Fransızlar peşlerini bırakmıyorlar ve Beyrut’a geçmeden Hayfa’da bir gemiye biniyor ve Mısır’a kaçıyor.

Aynı zamanda Arap müziğinin en büyük isimlerinden Ferid El Atraş’ın da kız kardeşi olan Esmahan’ın hayatı Mısır’da değişiyor.

Anne Alia aileyi geçindirebilmek için terzilik gibi işler yapıyor, Esmahan ise ut çalmayı öğreniyor, şarkı söylüyor, bazı kayıtlar yapıyordu.

Fransız Katolik okulunda okurken, bir gün Esmahan’ın abisi Ferid El Atraş, dönemin en ünlü bestecilerinden biri olan Davud Hüsnü’yü evlerine davet ediyor. Hüsnü kendi odasında şarkı söyleyen Esmahan’ın sesine hayran kalıyor ve Esmahan’ı derhal görmek istiyor. Esmahan’dan bir kez daha söylemesini istiyor ve çok etkileniyor. O anda asıl adı (Emel) yerine Esmahan adını öneriyor ve sahne adı Esmahan oluyor.

Esmahan o günden sonra şöhret basamaklarını başdöndürücü bir hızla çıkıyor. Bazı kaynaklara göre 14 bazılarına göre 17 yaşında Kahire Opera Sahnesine çıkıyor.

Esmahan sadece nadir görülen ses rengi ve olağanüstü yorumu ile anılmıyor. Uluslararası casusluk dahil, birçok iddiaya konu olan gelişmelerin içinde bir şekilde yer alıyor. Bunlardan birine göre, 2. Dünya Savaşı sırasında 1941 yılında gizli görevle Suriye’ye gidiyor. O dönemde Vichy Fransa’sı hakimiyeti vardır Suriye’de. Görevi, Cebel Druze halkına İngiliz ve Fransızların Suriye’yi kendi topraklarından işgal edeceklerini bildirmek ve karşı çıkmamalarını istemekti. Özgür Fransa (Vichy) hükümeti ve İngilizler Suriye’ye bağımsızlık vaat etmişlerdi. Dürziler bu isteği kabul ettiler. Özgürlük vaadi yerine getirilmeyince Esmahan Naziler ile temas kurmak üzere Türkiye’ye girmeye çalıştı ancak sınırda durduruldu ve bu isteğini gerçekleştiremedi. Bazı iddialara göre ise Esmahan, kocası artık kendisine para vermeyi reddettiği için kaynak arayışına girdi ve bu nedenle Almanlar ile temasa geçmeye çalıştı. Çeşitli kaynaklar Esmahan’ın o dönemlerde Fransızlar ve İngilizlerden para aldığını öne sürüyor.

Esmahan 1944 yılında bir trafik kazasında arabasının kanala uçması sonucu hayatını kaybediyor. Öldüğünde 31 yaşındadır. Ölüm şekli çeşitli dedikoduları da beraberinde getirmiştir. Kendisi ve kız arkadaşı aracın arkasında oturmaktadırlar. Araç kanala uçunca boğularak ölürler. Şoför ise kurtulmayı başarmıştır.

Ölümünden sonra MI6’ya çalıştığı ve Alman ajanlar ile buluştuktan sonra İngilizlerin kendisinden kurtulmak istedikleri, buna karşılık İngilizlere yardım ettiği için Gestapo tarafından öldürüldüğü iddia edildi. Ölümü ile ilgili şehir efsaneleri de eksik olmadı. Kimisine göre sesini kıskanan Ümmü Gülsüm tarafından öldürtüldü.

Esmahan ölümünden sonra vasiyeti gereği abisi Ferid El Atraş ve en büyük erkek seslerden sayılan Abdulhalim Hafız’ın yanına defnedildi.

77 yıl sonra bile aynı heyecan ile dinlenen, ölümünün ardındaki sır perdesi hâlâ aralanamayan Esmahan’ın hem Doğu hem Batı’nın aynı gırtlaktan nasıl çıkartılabileceğine örnek olabilecek muhteşem iki performansı ile bitirelim.

Ya Toyuour – Kuşlar

Layali uns fi Vienna (Vals) – Viyana’da eğlence geceleri

Bu parça da dinlenmesi gerekenlerden:

 

*(Kısaca) Adem Hancar işgalci Fransız generali Gourod’ya suikast düzenleyen bir Şii militan. Daha sonra kaçarken Sultan Paşa El Atraş’a sığınıyor ve sonrasında gelişen olaylar nedeniyle Fransızlar El Atraş ailesini hedef alıyor.

1- https://en.wikipedia.org/wiki/Asmahan 


Musa Özuğurlu Kimdir?

Gazeteci. Mesleğe 1994 yılında başladı. Çok sayıda radyo ve TV kanalının haber merkezlerinde editörlük, muhabirlik, program sunuculuğu yaptı. 2010 yılında TRT Türk’ün Suriye temsilcisi olarak çalışmaya başladı. Suriye’de 2011’de başlayan süreci 2016 yılına kadar yerinde takip eden az sayıda yabancı gazeteciden biridir. Alanı Suriye başta olmak üzere Ortadoğu. Halen TELE 1’de hafta içi her sabah Türkiye ve dünya medyasının gündeme yaklaşımını da yorumladığı “Gün Başlıyor” programını sunmaktadır.

Bu yazıda yer alan fikirler yazara aittir. Farklı Bakış’ın bakış açısını yansıtmayabilir.

Önerilen Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.