Hasan Postacı Yazdı: Bir Şehitlik ve Şahitlik Mektebi Olarak Kerbela

29.07.2023

Muharrem ayının içinde kuşkusuz hafızalarımıza kazınan en önemli olay Kerbela vakasıdır. Hz. Hüseyin’in bir çoğu aile fertlerinden oluşan, yani Ehl-i Beyt soyundan olan 72 kişi ile beraber şehid edildiği gün, bir Muharrem ayının 10. günüydü.

Kerbela’da yaşananlar her bir kişi ve topluluk için biribirinden önemli bir çok farklı mesaj taşır. Bu nedenle Kerbela öğrencisi hiç bir zaman bitmeyecek olan bir mekteptir.

Kerbela’nın nice meçhul ne sadık yarları, ne vefakar, cefekar talebeleri vardır ismin hiç bilmediğimiz, bilemeyeceğimiz. Bazen hiç beklemediğimiz bir anda Kerbela öğretisisnin sarsıcı değerleri, Kerbela bilincini yaşamın merkezine yerleştirmiş yarenleri tarafından hayatımıza girer. Mesajlarını çogu kez hal diliyle verir çıkar gider.

Üniversite yıllarında gıyaben tanıdığım sonraları kendisi ile ömrünün son demlerinde beraber bahtiyarlığına eriştiğim, değerli büyüğüm, üstadım Mehmet Ragıp Karcı, tanıyanlar için kuşkusuz Kerbela mektebinin en  vefakar talebelerinden biri olduğuna şahitlik ederler sanırım.

Ragıp Hocam Siverek doğumlu olması hasebiyle aynı zamanda hemşerim. ‘Yeni Bir Sevada Süleymanı’ ile gençlik yıllarımda tanıştım onun şiirleri ile. Öylesine bir peygamber aşığı ikliminde şiirsel dokunuşları vardı ki kaçınılmaz olarak bu hal O’nu Kerbela’nın kızgın çöl kumlarında çırpınan bir aşık yürek kılar. Yaşamında da Kerbela’nını hem öğrencisi olmaya devem eder, hem de farkında olmadan ben gibilere Kerbela öğretmenliği yapar. Alevi camiasında Alevi dedesi kadar yüksek bir saygınlığı olması başlı başına müslüman bir şairin incelnmesi gereken en önemli farklılıklarından bir olarak  görmek gerekir. Çok güçlü kal erbaı olmasına rağmen O daha çok hal ehli olmayı şiar edinir her türlü dokunuşun hesabında.

Rabbim nasip etti bir vesile ile M. Ragıp Karcı Hocam’ı kendi doğup büyüdüğü ilçeye davet ettik. Hiç terddütsüz, hesapsız, kitapsız, kaprissiz, tersine albildiğine latif bir tevazu ile gelebileceğini ifade etti. Kendisi ilk kez bir kaç günü payşalma imkanı oldu.

Necip Fazıl’dan İsmet Özel’ bir çok kişi ile ilgili hatıralarını diinledik. Zor zamanların Türkiye’sinin en önemli şahitliklerini içeriyordu yaşamına dokunduu kişiler ve olaylar.

Kendisi ile yaşadığım önemli olaylaran bir de Kerbela bilincini kuşanmışlığı aşırı ısrarlarım sonrasında ifade ettiği bir davranışı oldu. Agustos sıcakalarının kavurucu günlerinden geçiyorduk. Kendisine soğuk su ikram ettim içmedi. Birkaç kez daha benzer bir durum yaşanınca kendisine sağlık nedeni ile mi soguk su içmediğini sordum. Hayrı dedi kapattı. By davarnışı dikkatimi çekti. Tekrar nedenini sordum başka bir vesile ile. İşte o zaman hiç bir zaman unutmayacağım bir yanıt aldım kendisinden. Aldığım yanıt Kerbela mektebinin bilinçten davranışa dönüşmüş bir hal ehlinin zaman ve coğrafya üstü ananmışlığını resmediyordu. Üstad dediki: Kerbela’da Hz. Hüseyin ve taraftarlarının iradesini kırmak için çöl sıcağında susuz bıraklıdığını öğrendiğim günden beri hiç bir zaman kana kana soğuk su içmedim.

Bu yanıt beni sarsmıştı. Geçekten mi dedim istem dışı olarak. Evet dedi tekrar. Bu nasıl bir duygudaşlık, bu nasıl bir içselleştirme anlamk çok zor. İşte herkesin bir Kerbela’sı vardır. Ragıp Hoca’nın Kerbelası da buydu. Hüseyin’den esirgenen bir yudun serin suyu kendi nefsine de yasaklıyordu. Alabildiğine gösterişten, bağırış çağırıştan uzak bir iklimde. İçindeki volakanların feryadıydı bu adeta. Kimbilir daha hangi Kerbela sünnetleri vardı Ragıp Hocan’ın yaşamında.

Kerbela, zulum karşısında adaletin şahitliğini yapmak. Bu şahitliği kanılarıyla Kerbela çöllerine bırakan Hz. Hüseyin’in zaman ve coğrafya üstü erleri olmak, adaletin evrensel şahitliğini tüm zülüm odaklarına karşı haykırmaktır Zeyneb gibi. Ali Şeriati’nin deyimiyle üçüncü yol yok müslüman için. Bunun dışında her duruş zalime ve zulme taraf olmaktır. Yezidi sistemlere çank tutmaktır. 

Bu dünya hayatını Kerbela bilinci ile yaşamak demek; ‘Her gün aşura, her yer Kerbela’ duyarlılığında tüm zülm ve adaletsizlikler karşısında çelikten bir iradeyle bu mektebin hem öğrencisi hemde öğretmeni olmak demektir.

Hasan Postacı’nın Tüm Yazıları 

Önerilen Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.