Zeynep Kılıç Yazdı: Sağ Ne Yapmadı Sol Ne Yaptı

01.04.2024

Şu şehzade başı cami ile dertte olan başım.

E aşk bedel ister.

Hadi hayırlısı.

Her yere de burnumu sokmasam.

Teravihlerden dönüyorum zabıtayı uyarıyorum.

Zabıta sen de kimsin dercesine ters ters bana bakıyor.

E ne yapıyım siz karar verin İBB sözde Fatih halkına ramazan etkinliği yapıyor saraçhane parkında ama küstüm şov yüzünden inan hilaf yok teravihleri karıştıra durduk.

Hem de arkasında kocaman ramazan ekranı eşliğinde. Ramazanlar böyle mi ihya edilirdi ya bizim bildiğimiz.

Neyse dövülmeden eve geri geldim. Çünkü camide de kedilere muhalif olduğum için imamın eşi e öyle, öyle alışacan yapacak bir şey yok derken, ya alışamazsam ne olacak, fobisi var bazı insanların.

Desen de demezsen de köpekler modern evlerin kediler de modern camilerin noter onyalı süsüdür, ablanın dediği gibi yapacak bir şey yok.

Hır gür gürültülerinden İmamın sesini bile bastırırcasına çocuklara tanına pozitif ayrımcılığa, kedilere tanınan sınırsız serbestiyete göz yummanlar yüzünden etrafımdaki genç kızların çoğusu fark ettim cemaatti terk etmiş.

İmam her ne kadar velen tecide li sünettüllahi tebdila (Allahın sünetinde bir değişiklik bulamazsın) dese de Allah’ın sünneti zati değişmez hacı. Ama değişen günahkâr kulların ta kendileridir.

Ya da Umursamaz kullar.

Peygamberlerin misyonunu unutan kullar.

Masumiyetlerine bütün kalbimle hayran kalsam da içerde kedilerin ciridi dışarda insanların tefler eşliğinde zafer naraları, neler oluyordu.

Kulağımda bir yandan Fatih sultan Mehmet, bir yandan Mustafa Kemal paşadan methiyelerle çınlayan ekosu.

Bildiğiniz misyonlar ile vizyonlar karışarak beynimi kemirip durdu.

Bir yandan Müslümanlar ne zaman peygamberin sünnetini değiştire durdular diye iç geçirdim,

Kendilerini uyaranları azarladı,

Kaale alamadı, arakasını döndü, yüzünü astı, ekşitti.

Vahiy bunun üzerine nazil olmadı mı?

Peygamberler, halkları insanları uyarmak için gelmediler mi.

Kendini düzelten, dönüştüren felah buldu

Kendi bildiğini okuyan ise helak.

Bu tarihi anekdotlarla tescillidir.

Malumunuz Nuhun oğlu.

Lut’un eşi asilerden olmuşlardı.

Allah muhafaza her devirde insanlar, hakeza Müslümanlar bu durumla bu imtihanla karşı karşıya kalmışlardır.

Nitekim kendimizi onlarla kıyaslamasak da haddimiz olmazsa da uhuttaki güzide okçular bunun en bariz örneği değil miydi ki.

Okçuların başlarındaki Abdullah bin Cübeyr’in ikazlarını dinelmemesi, peygamberin ihtarını unutmaları üzerine Hz. Hamza şehit edilmiş İslam’ın sancaktarı Musap bin ümeyr İslam sancağıyla birlikte yerlere budan budana yığılmış. Birçok şehit verilip geri çekilmiş Peygamberimizin mübarek dilişleri kırılırmış miğferi yüzüne batmıştır.

Eğer sahabe de olsan demek ki Allah’ın sünnetine ters düşersen imtihan olursun, olunursun.

Meseleyi her ne kadar tarihin derinliğine indirgemiş olsak da bugün bu çizgiyi referans aldığını söyleyen merkez sağ partilerin bölük pöçük hali bugün okçular tepesinden daha haşindir galiba.

İcraatlara bakıldığında kendi deyimleri ile doğruya doğru de yanlışa yanlış.

Bir yanda iBB’nin metrobüs şeridine asfaltı yerinden söküp beton taşlar döşemesi ile at arabasına biner gibi çekilmez paldır küldür yollar.

Görev ihlallerinden suçlamlar, kınamalar.

Vatan hainlikleri ile itham.

Diğer tarafta köprülerden viyadüklere, garptan şarka Kürt şehirlerine kadar uzanan asfalt yollar her şehre havalimanı, şehir hastaneleri, iha’lar, siha’lara kadar sanırım tarihin hiçbir döneminde rastlanılmayacak derece de icraat yapıldığı herekesin ittifak edeceği somut bir gerçektir. Sahiden merkez sağ partilerin yapmadığı nedir ki Türk solunun yaptığı.

Kampanya bile yürütemeyen Türk solu nasıl oldu da bu kadar ilerleyebildi. Göklerde bile görmeyeceklerini yerde avuçlarında buldular.

Lgbt, Suriyelileri dışlama, itip kakma (Bolu belediyesi bunun açık örnekleri ile bilinir) vs marjinal projeleri ve propagandaları olan bu merkez sol nasıl onayını, oyunu aldılar bu insanların.

Kürtler ile ilgi hiçbir eylemleri yokken bile söylemleri ile Kürt soluyla hemfikir olmaları onları bir sıfır öne çıkardığı aşikardır.

Kürt solunun iha’lardan siha’lardan tiksinmesi. İradelerine kayyumların atanması.

Türkiye içerisinde sadece Türkiyeli Kürtler değil aynı şekilde Suriye savaşıyla buraya yerleşen Kürtlerin bile bir gün sınır ötesi operasyonların bedelini burada muhafazakâr sağa ödetmesi vs faktörlerin hepsi yabana atılacak faktörler değil.

Diğer argüman ise cep, tencere yakan bu ekonomik krizin dibine düşen halkın kurtuluşu Türk soluna sarılmasında bulmasıdır.

Nitekim eğer kaba katı kalpli olsaydın hiç şüphesiz onlar senin etrafında dağılırlardı ayetin Desturu sanırım muhafazakâr sağın es geçip kan kaybettiği ana damardır.

Şahdamarıdır.

Can damarıdır.

Unutmamak gerek ki sefer sizden olmazsa zafer de sizden değildir demektir.

Sözün özü ise eğer İnanırsanınız bir binanın tuğlaları gibi saf, saf kenetlenip üstün geleceksiniz aksisi ise içerde sol gurupların, dışarda emperyal güçlerlerin kılıç dalışlarında tarumar olunacaktır sağ merkezdekilerin hepsi.

Hidayete tabi olanlara ise şimdiden selam olsun.

 

Bu yazıda yer alan fikirler yazara aittir. Farklı Bakış’ın bakış açısını yansıtmayabilir.

 

Zeynep Kılıç’ın Tüm Yazıları

Önerilen Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir