Ersin Tek: Hayatın Absürdünde Yol Almak

21.09.2025

Hayat ilginçtir. Trajiktir. İğrençtir. Karmakarışık, çözülmez bir labirenttir.

Kendi mantığıyla akar; bizim beklediğimiz adaleti, güzelliği, anlamı bir an olsun vermez. Hayat kendi kuralını koyar; biz bekleriz, o alay eder.

Güzellik kendi ölçüsüyle parlar; bizse yaralanırız.

Anlam kendi içinde tamamdır; biz boşlukta savrulmuşuzdur.

Senin sevdiğin başkalarının kollarında nefes alır; başkalarının sevdiği senin göğsünde sessiz bir hayal olarak kıvrılır.

Senin hayallerin başkalarının yaşantısına sızar; başkalarının hayalleri senin hayatına gölge düşürür.

Kazandığını sandığında kaybedersin; başkaları kazanırken sen kaybolursun. Dünyanın kuralları bu: saçma, adaletsiz, anlaşılmaz.

İnsanın trajedisi tam da burada başlar:

Hayatın saçmalığı karşısında nefes almak, sevmek, düş kurmak… Belki de tek özgürlüğümüz bu.

Başka hiçbir yerde anlam aramaya gerek yok. Absürdün ortasında, kendi küçük direnişimizi yaratmak yeter.

Hayat bir oyun gibidir ve kuralları yoktur. Figürler, aktörler, seyirciler… Herkes bir rol oynar, kimse tam olarak anlamaz. Yine de oynarız. Çünkü başka çaremiz yoktur. Kelimelerin tutamayacağı, mantığın altüst olduğu bir çelişki. Gözlerimizin önünde kıvrılan bir paradoks. Yine de nefes alırız. Sever, düş kurar, hata yaparız.

Hayat böyle bir oyun işte: alaycı, acımasız, çoğu zaman anlaşılmaz. Fakat tam da bu yüzden yaşanmaya değer. Çünkü insan, absürdün ortasında nefes aldığında, saçmalığın içinde bir anlam yaratabildiğinde, kendi varlığının farkına varır.

Ve belki de tek yapabileceğimiz şey:

Gözlerimizi kapatıp bu saçmalığı hissetmek, nefes almak, düş kurmak ve var olmaya devam etmek.

Belki de tek özgürlüğümüz, absürttün kırıntılarını bir araya getirip kendi küçük zaferlerimizi inşa etmektir. Kaotik çelişkilerin farkında olarak var olmak…

 

Bu yazıda yer alan fikirler yazara aittir. Farklı Bakış’ın bakış açısını yansıtmayabilir.

Önerilen Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir